Makale – Avukat Özge ATA https://www.ozgeata.av.tr Wed, 10 Jan 2024 07:55:07 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.5.2 Evlilik Birliğinin Sarsılması Şartları https://www.ozgeata.av.tr/evlilik-birliginin-sarsilmasi-sartlari/ https://www.ozgeata.av.tr/evlilik-birliginin-sarsilmasi-sartlari/#respond Wed, 12 Oct 2022 13:29:44 +0000 https://www.ozgeata.av.tr/?p=7844 Evlilik Birliğinin Sarsılması Şartları; Ülkemizde ve Bursa’da avukatlık hizmeti verdiğimiz dosyalarda gerçekleşen boşanmaların yüzde itibariyle çok büyük bir çoğunluğu halk dilinde ‘’şiddetli geçimsizlik’’ hukuk dilinde ‘’ evlilik birliğinin sarsılması’’ sebebine dayanmaktadır.
( M.K.166) Her ailede olabilecek küçük tartışmalar, dargınlıklar ve kırgınlıklar evlilik birliğinin sarsılması anlamına gelmemektedir. Evlilik birliğinin sarsılması nedir? Şartları nelerdir incelersek;
Evlilik birliğinin sarsılması nedir? Şartları nelerdir
Bursa Avukat Özge Ata

Evlilik birliğinin sarsılması nedir? Şartları nelerdir?

1) ŞARTLARI


Evlilik birliğini TEMELİNDEN sarsılması olması ve Ortak Hayatın çekilmez hale gelmiş olması gerekmektedir. Bu iki şart birlikte bulunduğunda evlilik birliğinin sarsıldığı kabul edilir.

Evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olması demek eşler arasında oldukça ciddi ve şiddetli bir anlaşmazlık bulunması anlamına gelmektedir. Ortak hayatın çekilmez hale gelmesi ise sübjektif bir şarttır. Kişiden kişiye göre değişmektedir. Hakimin burada takdir yetkisi oldukça fazla olup dikkatli bir şekilde bu durumu çözmesi gerekmektedir. Keza eşler arasında biri için çekilmez olan bir durum diğeri için aynı değer yargısına sahip olmayacaktır. Bu karar verilirken hakim tarafından boşanma davasında kişinin mizacı, öğrenim durumu, kültürel hayatı, sosyal konumu ve yetişme tarzı göz önünde bulundurulur.

2-) KUSUR DURUMU


Davacının kusuru daha ağır ise davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır.(M.K166/2) Eşlerden her biri kusurlu olsa dahi boşanma davası açabilecektir. Eşlerden her ikisi de kusurlu olsa veya her ikisinin de kusuru bulunması dahi boşanma davası açabilmektedir. Davacının davalıdan daha kusurlu olduğu ispat edilirse davanın reddedilmesi gerekir.

Kumar Bağımlılığı Sebebiyle Evlilik Birliğinin Yükümlülüklerini İhmal

Kumar bağımlılığı sebebiyle evlilik birliğinin yükümlülüklerini ihmal eden kişilere karşı açılacak boşanma davasında eşin tam kusurlu olduğu kabul edilir. Nitekim Yargıtay İçtihatlarında da kumar oynayarak evlilik birliğinin yükümlülüklerini ihmal etmenin boşanma sebebi olduğu ve eşin tam kusurlu olduğu belirtilmektedir!

” Toplanan delillerle davalı erkeğin kumar alışkanlığının bulunduğu , kumar alışkanlığı sebebiyle birlik görevlerini yerine getirmediği anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı ava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanmaya karar verilecek yerde reddi doğru görülmemiştir. ” (YARGITAY 2.HUKUK DAİRESİ 25.06.2019 Tarih, 2018/3192 ESAS. 2019/7665 K.)

” Toplanan delillerden davalı erkeğin iddia ve kumar sebebiyle borçlandığı, faturaları ödeyemediği böylelikle birlik görevini ihmal ettiği ve ekonomik yönden aileyi zorluğa düşürdüğü, buna karşın davacı kadının eşine karşı sarf ettiği hakaret içerikli sözlerin tepki niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır. Kadının bu davranışı kusur olarak olarak yüklenemeyeceği gibi kadının başkaca kusurlu davranışı da kanıtlanamamıştır. Gerçekleşen bu durum karşısında boşanmaya sebep olan olaylarda davalı erkek tam kusurludur. ”

Eşe Hakaret, Ailesi ile Görüşmemek, Eşin Ailesine Hakaret

Evlilik birliği içinde eşine sürekli hakaret etmek ve eşin ailesiyle görüşmemek, eşin ailesine karşı hakaretlerde bulunmak boşanma davasında kişiyi kusurlu gösterecektir. Boşanma davasından kaynaklı maddi manevi tazminat hakkı doğabilmesi için eşlerden birinin diğerine göre ağır kusurlu olması gerekmektedir. Eşit kusur olması durumunda taraflar lehine maddi ve manevi tazminat hükmedilmeyecektir. Yargıtay kararları bu yöndedir.

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2013/7571 E. , 2013/30580
“…Mahkemece, davacı-davalı koca daha ziyade kusurlu kabul edilerek boşanmaya karar verilmiş ise de, toplanan delillerden; davalı-davacı kadının, eşine sürekli olarak hakaret ettiği, ailesi ile görüşmesini istemediği, buna karşılık davacı-davalı kocanın da kumar oynadığı ve çıkan tartışmada “…bana laf yetiştirme sana bir vurursam camdan dışarı çıkarsın” dediği müşterek konutu terk ettiği anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğunun kabulü gerekir. Hal böyle iken; mahkemece davacı- davalı kocanın ağır kusurlu kabul edilmesi ve bu hatalı kusur tespitine bağlı olarak da eşit kusurlu kadın yararına maddi ve manevi tazminata (TMK md. 174/1,2) hükmedilmesi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir…”

Yargıtay,2. Hukuk Dairesi 2013/24293 E. , 2013/30445 K.
“…Toplanan delillerden; evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda; davalı kadının eşine sopayla saldırıp, tehdit ettiği, davacı kocanın da birlik görevlerini yapmadığı, kumar ve şans oyunlarına para harcayarak eve haciz gelmesine sebep olduğu, alkol alıp eşine hakaret ettiği; olaylarda iki tarafın da kusurlu olduğu, birinin kusurunun diğerinden üstün tutulamayacağı, bu halde taraflar eşit kusurlu iken davacı kocanın daha ziyade kusurlu olduğunun tespiti doğru değildir. Ne var ki, bu yön ilk incelemede gözden kaçırıldığından, davacı kocanın kusur belirlemesine yönelik karar düzeltme isteğinin kabulü ile, Dairemizin 24.06.2013 gün 2013/6097-17636 sayılı bozma kararının davacı kocanın daha ziyade kusurlu olduğuna ilişkin bölümünün kaldırılmasına; tarafların eşit kusurlu olduğunun tespiti ile hükmün değişik gerekçeyle bozulmasına karar vermek gerekmiştir… “

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/6335 E. , 2014/8205 K.
“…Mahkemece, davalı-davacı (koca)’nın daha ağır, davacı-davalı (kadın)’ın ise az kusurlu olduğu belirtilerek her iki tarafın davasının kabulü suretiyle boşanmalarına karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden mahkemenin de kabulünde olduğu gibi, davalı-davacı (koca)’nın devamlı kumar oynayıp borçlandığı, birlik görevlerini yerine getirmediği, eşini başkalarıyla birlikte olmakla itham ettiği, buna karşılık davacı-davalı (kadın)’ın da, kayınvalide ve kayınbiraderine “niye geldiniz köpekler” şeklinde hakaret ettiği, eşine “pezevenk” dediği, sürekli olarak “köpek” şeklinde hitap ettiği ve evden kovduğu anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında tarafların eşit kusurlu olduğunun kabulü gerekir. Hal böyleyken mahkemece kocanın ağır, kadının az kusurlu kabul edilmesi doğru değil ise de her iki tarafında boşanma davasının kabulü doğru olduğundan tarafların karşılıklı boşanma davalarına yönelik temyiz itirazlarının reddi ile hükmün boşanmaya ilişkin bölümlerinin gerekçesi değiştirilmek suretiyle onanmasına karar verilmesi gerekmiş (HUMK md. 438/son), bu sebeple davacı-davalı (kadın)’ın bu yön ve diğer yönlere ilişkin tüm temyiz itirazları yerinde görülmediği gibi, kocanın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

Eşler Arasında Hukuki Delil

Müşterek konutta birlikte yaşayan eşler arasında kilitli olmayan yerden zorla elde edilmeyecek bir delil elde edilmişse bunlar hukuka uygun delil olup mahkemeye sunulabilir.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2002/2-617 E. 2002/648 K. sayılı Kararı şu şekildedir:

“…Somut olayda, tarafların birlikte yaşadığı evde evi terk ettikten sonra kilitli olmayan yerden elde edilip mahkemeye sunulan zor ve tehdit ile ele geçirildiği savunulmayan ve davalı tarafından tutulduğu tartışmasız olan…

Aynı evde yaşayan kadın, kocanın bu delilleri ele geçirilebileceğini bilebilecek durumdadır. Kocanın yatak odasındaki bir dolabın içinde ya da yatağın altında kadın tarafından saklanan bir not defterini ele geçirmesi, bu mekanın eşlerin müşterek yaşamlarını sürdürdüklerini bir yer olduğundan kadının gizli mekan kabul edilemez. Hiç kimse evindeki bir mekânda bulduğu bir delili hukuka aykırı yollardan ele geçirmiş sayılamaz.”

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, 2002 yılında verdiği bir kararla, aynı çatı altında yaşayan eşlerin özel hayatlarının içiçe geçtiğini, özel alan sınırlarının muğlaklaştığını, bu nedenle eğer bir eş diğerinin günlük, mektup veya fotoğraflarını zorla veya tehditle ele geçirmeyip evde bulmuşsa, karşı tarafın özel alanına ilişkin dahi olsa, bunların boşanma davasında delil olarak kabul edileceğine karar vermiştir.

Kural olarak, eşin kişisel verileri, diğer eş tarafından boşanma davasında ispat vasıtası olarak kullanma amacıyla elde edilmiş ise KVKK m.5 II (e) kapsamına girmelidir. Bu nedenle eşlerden birisi diğer eşin açık rızası olmaksızın gerek ani gelişen olay kapsamında gerekse boşanma davasında ispat vasıtası olarak kullanmak amacıyla veriler elde edilmiş olsun, KVKK m.5 II (e) çerçevesinde delil hukuka aykırı addedilemeyecektir. KVKK m.5 II (e) belirtilenler çerçevesinde HMK m.189 II’nin dar yorumlanmasına neden olmaktadır; zira KVKK m.5 II (e) kapsamına giren durumlarda artık hukuka aykırılıktan değil, delilin KVKK m.5 II (e) kapsamında elde edildiği, Kanuna dayandığı ve bu şekilde hukuka uygun olduğu kabul edilebilir. Boşanma davalarında eşin kişisel verisi, diğer eşin rızası olmaksızın elde edilmişse dahi ispat vasıtası olarak kullanılmışsa, ispat hakkının korunması ve kullanılması amacıyla yapılan bu işleme faaliyetinin konusu, KVKK m.5 II (e) gereği hukuka aykırı delil olarak nitelendirilemeyecektir. Bu halde; KVKK m.5 II (e) ile hukuka uygun olarak tespit edilen delil, HMK m.189 II’ye göre hukuka aykırılığın kapsamı içerisinde değerlendirilmemelidir.

Sosyal Medya Kullanımı Boşanma Sebebi Mi?

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/19849 Esas, 2015/4186 Karar

Mahkemece, “davalıya yüklenebilecek ve davacı için boşanmayı haklı gösterecek herhangi bir kusurlu hareket kanıtlanamadığı” gerekçesiyle dava reddedilmiş, davalının internet ve facebook adlı sosyal paylaşım sitesine sıklıkla girmesi kusur olarak görülmemiş, bu durumun Almanya’da yaşayan kadın için normal olduğu yargısına varılmıştır.
Davalının hem mobil telefonundan hem de bilgisayardan sürekli olarak internete girdiği ve Facebook isimli sosyal paylaşım sitesini kullandığı, bu şekilde kuşku çeken tutum ve davranışlarda bulunduğu, son olarak da Almanya’ya döndükten iki gün sonra “Talat’tan ayrılacağını, boşanmak istediğini” söyleyerek evi terk ettiği yapılan soruşturma ve toplanan delillerden anlaşılmaktadır. Evlilik birliğinde eşler, birlikte yaşamak ve birliğin mutluluğunu elbirliğiyle sağlamakla yükümlüdürler. Davalının “eşinden boşanacağını” söyleyerek evi terk etmesi, birlikte yaşamaktan kaçınma ve zamanının çoğunu sosyal paylaşım sitesi ve internette geçirmesi, evlilik birliğinin mutluluğunu sağlama konusundaki özen yükümlülüğüne (TMK.md.185/2) aykırı olup, diğer taraf için ortak hayatı çekilmez kılar. Gerçekleşen bu duruma göre, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân bırakmayacak nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir.

Evlilikte Mahrem Sırları 3.Kişilere Anlatılması

Evlilikte Mahrem Sırları 3.Kişilere Anlatılması Evlilik Birliğini Temelinden Sarsar Ve Evlilik Birliğinin Devamına İmkan Vermeyecek Derecede Geçimsizlik Olduğunu Gösterir. Nitekim Yargıtay Görüşleri De Bu Doğrultudadır.

Y, 2. HD, 2020/6186 E.,2021/782 K.
“…davalı kadının da ortak çocuklara hakaret ettiği, eşinin ailesini istemediği ve aile sırlarını çevresi ile paylaştığı anlaşılmaktadır. Bu halde, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı erkek dava açmakta haklıdır.”

Eşinden Şiddet Görme ve Tazminat

Y. , 2. Hukuk Dairesi 2007/2175 E.,2007/15793 K.
“..Koca tarafından açılan boşanma davası (2003/395 Esas) davacının ağır kusurlu (dövme, bıçakla saldırma) olması nedeniyle reddedilmiş , temyiz edilmeksizin 4.1.2002 günü kesinleşmiştir. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (MK.Md,4 BK.md.42 ve 44 ) dikkate alınarak * davalı yararına uygun miktarda maddi tazminat verilmelidir…”

Eşinin İstememesine Rağmen Erkek Arkadaşlarını Eve Davet Etmesi

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 15.02.2018 Tarihli 2016/10936 Esas 2018/1949 Karar
“.. eşinin istememesine rağmen erkek arkadaşlarını eve davet ettiği ve eşine birden fazla fiziksel şiddet uyguladığının anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, ..”

Eşin Evi Terketmesi Kusuru

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2020/1167 E. 2020/2119 K.
Davacı-davalının ilk boşanma davasını açarak boşanma sebebi yaratma ve birlikte yaşamaktan kaçınma şeklinde gerçekleşen kusurlu davranışları davalı-davacının kişilik haklarına saldırı teşkil etmemektedir. Türk Medeni Kanunu’nun 174/2. maddesinde düzenlenen manevi tazminatın koşulları oluşmamıştır. O halde, davalı-davacı nın manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması yerinde olmayıp bozmayı gerektirmiştir.

İlgili yargıtay kararları da davalının evini terk ederek kusurlu olduğunu açıklar niteliktedir, boşanma davasının bu durumda kabulü gerekmektedir.

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2020/3025 Esas ve 2020/6823 Karar sayılı kararında “Terk sebebiyle boşanma davası açılabilmesi için, ayrılık en az dört ay sürmüş ve bu durumun devam ediyor olması gerekir. Bu sürenin dördüncü ayı bitmedikçe ihtar isteminde bulunulamaz (TMK m.164). Toplanan delillerden, davacı-davalı kadının 26.05.2016 tarihinde müşterek haneden ayrıldığı, ihtarın ise 27.09.2016 tarihinde, kanunda öngörülen (TMK m.164/1) dört aylık süre dolduktan sonra istenildiği anlaşılmaktadır. Olayda bu şarta uyularak ihtar istenmiştir. Terk ihtarı davacı-davalı kadına 05.10.2016 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen kanunda öngörülen iki aylık süre dolmadan birleşen davanın 06.10.2016 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Bu bakımdan davalı-davacı erkeğin terke dayalı boşanma davasını kanunda öngörülen iki aylık süre dolmadan açtığı için reddi gerekirken, ihtarın samimi olmaması nedeniyle reddi doğru olmamıştır. Davalı-davacı erkeğin terke dayalı boşanma davasının reddi sonucu itibariyle doğru olduğundan, hükmün, kocanın boşanma davasının reddine yönelik gerekçesi düzeltilmek suretiyle onanmasına karar vermek gerekmiştir (HMK m. 370/2). ” denilmiştir.

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2020/1543 Esas ve 2020/2776 Karar sayılı kararında “ Taraflar karşılıklı boşanma davaları açmış, mahkemece tarafların eşit kusurlu oldukları kabul edilerek her iki davanın kabulüyle boşanmalarına karar verilmiştir. Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, davalı karşı davacı erkek tarafından Kocaeli 2. Aile Mahkemesi’nin 2017/378 D. iş sayılı dosyası ile davacı karşı davalı kadına 13.07.2017 tarihinde terk ihtarı çekildiği, bu ihtar ile birlikte ihtardan önceki döneme ait davacı karşı davalı kadının kusurlarının davalı-karşı davacı erkek tarafından affedildiğinin, en azından hoşgörü ile karşıladığının kabulü gerektiği, davacı-karşı davalı kadının ihtardan sonra gerçekleşen başkaca bir kusurunun varlığının da ispatlanamadığı, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davalı-karşı davacı erkeğin, davacı-karşı davalı kadına fiziki şiddet uyguladığı, hakaret ettiği, kadını evden kovduğu ve ihtiyaçlarını karşılamadığı anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında davalı-karşı davacı erkeğin boşanmaya neden olan olaylarda tamamen kusurlu olduğunun kabulü gerekmekte olup mahkemece, tarafların eşit kusurlu kabul edilmesi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir.” denilmiştir.

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2019/8660 Esas ve 2020/1922 Karar sayılı kararında “ İlk derece mahkemesi, kadının eşine, eşinin ailesine ve ortak çocuğa hakaret ettiğini ve sık sık tartışma çıkararak evi terk ettiğini; erkeğin de eşine fiziksel ve sözlü şiddet uygulayarak onu evden kovduğunu belirterek tarafların eşit kusurlu olduklarına hükmetmiştir. lk derece mahkemesi kararına karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve bölge adliye mahkemesince; eşine, eşinin ailesine ve ortak çocuğa hakaret eden ve sık sık tartışma çıkararak evi terk eden kadın ile eşine fiziksel şiddet uygulayarak onu kovan erkeğin eşit kusurlu olduğundan bahisle; tarafların başvurularının esastan reddine karar verilmiştir. Tarafların bölge adliye mahkemesi tarafından kabul edilen ve gerçekleşen kusur durumlarına göre, davalı-karşı davacı erkek, davacı-karşı davalı kadına göre ağır kusurludur. Bu itibarla, bölge adliye mahkemesince tarafların eşit kusurlu olduğuna hükmedilmesi doğru bulunmamıştır. Gerçekleşen bu durum karşısında, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakları zarar gören, mevcut ve beklenen menfaatleri zedelenen az kusurlu davacı-karşı davalı kadın yararına Türk Medeni Kanunu’nun 174. maddesi gereğince uygun miktarda maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, bu taleplerinin reddi doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir. ” denilmiştir.

Eşlerin Anlaşmalı Boşanması

Evlilik birliğini devam ettirme konusunda isteğini ve inancını kaybeden çiftler eğer boşanmak için sebep veya kusur bildirmek istemiyorsa şiddetli geçimsizlik olduğunu sebep göstererek bu olayların içeriğine girmeden boşanma davası açabilir. Bunun için belli şartlar gereklidir. Bu şartlar;

1-) Evlilik birliğinin en az bir yıl sürmüş olması gerekir.

2-) Eşlerin boşanmak üzere mahkemeye birlikte başvurması veya bir eşin açtığı davayı ötekinin kabul etmesi gerekir.

3-) Hâkimin tarafları bizzat dinlemesi

4-) Hâkimin tarafların boşanmanın mali sonuçlarına ve çocukların durumuna ilişkin düzenlemelerini uygun bulması gerekir.

Dört şartın sağlanması durumunda taraflar anlaşmalı şekilde kısa sürede boşanma davasını tamamlamış olacaktır. Davalarınızın takibini güvendiğiniz bir avukat aracılığı ile yapmanız maddi manevi zarara uğramanızın ve geri dönülmez yollara girmeden çözüm üretmenizde fayda sağlayacaktır. Sizleri hukuk büromuzda görmek isteriz.

Bursa boşanma avukatı Özge Ata

]]>
https://www.ozgeata.av.tr/evlilik-birliginin-sarsilmasi-sartlari/feed/ 0
Bursa İcra Avukatı https://www.ozgeata.av.tr/bursa-icra-avukati/ Sat, 19 Dec 2020 13:02:09 +0000 https://www.ozgeata.av.tr/?p=7546 İcra ve iflas hukuku, hukuk dalları arasında yer almakta ve borçlu ile alacaklı arasındaki ilişmişi düzenlemektedir. Bursa icra avukatı desteğine ihtiyacı olanlar, https://www.ozgeata.av.tr/ sitemizi ziyaret ederek, hizmetlerimiz hakkında bilgi sahibi olabilir, bizimle iletişime geçerek, dava konusunda bilgi verebilirler. İcra hukuku ile iflas hukuku arasında farklılıklar vardır. Borçlunun varlığı, bir bölüm için alacaklıya karşı sorumluluklar için icra hukuku kuralları uygulanmaktadır. İflas hukukunda ise borçlunun tüm mal varlığı dava konusu olmaktadır. Bursa icra avukatı olarak hizmet verebilmemiz için hukuk büromuza vekalet vermeniz ve dava açmamızı ya da davalarınızı takip etmemizi talep etmelisiniz.

İcra Avukatı Kimdir?

İcra avukatı, icra ve iflas hukuk kurallarına göre hizmet veren, borçlunun, alacaklıya borcunu ödememesi durumunda, icra ve iflas müdürlüklerine borçlunun taşınmaz ve taşınabilir tüm malvarlıklarının tespit edilmesini sağlayan kişidir. İcra avukatının belirli sorumlulukları vardır. Bursa icra hukuku alanında vermiş olduğumuz danışmanlık hizmetleri sorumluluklarımız şunlardır.

  • Alacaklı adına borçlu ile anlaşma yoluyla borcun tahsil edilmesi,
  • Anlaşma ile tahsilat yapılamaması durumunda, icra müdürlükleri aracılığı ile icra takibi başlatmak,
  • Borçlu malvarlığına haciz konulmasını sağlamak,
  • Davanın bitimine kadar alacaklının haklarını savunmak,
  • Borcun ödenmesi için icra davalarını başlatmak ve takip etmek,

Tüm sorumlulukları, hukuk kanununda belirlenmiştir. Hukuk büromuz, tüm çalışmalarını, hukuka uygun yaparak, müvekkillerimizin tüm haklarını en iyi şekilde savunmakta, davaların lehte sonuçlanabilmesi için gerekli takiplerimizi yapıyoruz.

İcra Avukatının Nitelikleri

Çalışma alanlarımız arasında, tüm hukuk konuları yer almaktadır. Hukuki danışmanlık yapabilmek için gerekli eğitimleri aldıktan sonra hukuk dallarına göre kendimizi geliştirdik ve edindiğimiz tecrübelerimiz ile güvenli hizmetler vermekteyiz.

İcra avukatında olması gereken nitelikler şunlardır;

  • Problem çözme yeteneğine sahip olmak,
  • Birden fazla görevi öncelik durumuna göre sıralamak ve yönetebilmek,
  • Meslek etiğine uygun hareket etmek,
  • İcra davalarında, tüm hukuki sürece hakim olmak ve yönetebilmek,
  • Yazılı ve sözlü iletişim kanallarını etkin kullanabilmek,
  • İkna kabiliyetinin yüksek olması,
  • Yüksek motivasyona sahip olmak,

Bu niteliklere sahip olarak müvekkillerimize hizmet veriyor ve davaların açılması, takibi süreçlerini yerine getiriyoruz.

Borç Tahsil Yöntemleri

Alacaklılar, borçlulardan alacaklarını farklı yollarla tahsil edebilmektedir. İcra ve iflas hukukuna göre borç tahsil işlemleri için çeşitli yöntemler belirlenmiştir. Alacaklı borçlarını tahsil edebilmek için icra takibi yöntemini kullanabilirken, hukuka uygun şartlar oluşmuşsa iflas yoluyla da tahsil yapılabilecektir. İcra yoluyla tahsil işlemlerinde, borçlunun hangi taşınır ya da taşınmaz mallarının haciz edileceği, haciz işleminin nasıl yapılacağı, icra hukuku ile belirlenmiştir. Yine haciz edilen malların nasıl paraya çevrileceği, bedel belirleme, ihale gibi hususların tamamı hukuk kurallarında belirtilmiştir. İcra davalarının hızlı sonuçlanabilmesi, alacaklının ya da vekilinin dava dosyasını takip etmesine bağlı olabilmektedir. Bizlere vekalet vererek, icra ya da iflas davalarının açılmasını ya da takip edilmesini isteyenler için hizmetlerimizi vererek, davaların en kısa sürede sonuçlanabilmesi sağlayacak çalışmalar yapıyoruz.

Alacaklarla İlgili Hukuki Düzenlemeler

Alacaklı, borçludan alacağını tahsil edebilmek için hukuk kurallarına göre hareket etmek zorundadır. Borçludan alacağın tahsil edilebilmesi için hukuki düzenlemeler mevcuttur. Hukuki yollarla, alacağın tahsil edilebilmesi için takip işlemlerinin de hukuku uygun olması gerekiyor. İcra hukuku ile ilgili danışmanlık hizmeti veriyoruz. Alacakların tahsili için en doğru yol avukat aracılığı ile hukuki yönlerden takibin yapılmasıdır. https://www.ozgeata.av.tr/ sitemizde, icra davalarının açılması, alacaklının neler yapabileceği gibi birçok konuda bilgi veriyoruz. İcra davalarında edinmiş olduğumuz tecrübeler ve uluslararası mevzuatlara hakim olmamız başarılı sonuçlar elde etmemizi sağlamıştır. Bursa’da icra ve iflas hukuku konusunda kendimizi oldukça tecrübeli görüyor ve en iyi danışmanlık hizmetlerini veriyoruz.

Hukuk Danışmanlığı

Bursa hukuk danışmanlığı hizmetlerimizi, çalışma alanlarımıza giren tüm hukuk dallarında veriyoruz. Hukuk danışmanlığı hizmetleri için yardım talep edilen hukuk alanında en iyi tecrübeye sahip olmak ve müvekkilin tüm taleplerine cevap verebilecek nitelikte olmak önemlidir. Hukuk büromuzu tercih edenler, tüm alanlarda en iyi hukuk danışmanlığı hizmeti alabilecektir. İnternet sitemizi tercih edenler, telefon numaralarımızı arayabilir, Whatsapp destek hattı üzerinden bizlere her alan ulaşabilirler. Ticari hayatta karşılaşılan alacaklı borçlu ilişkilerinin düzenlenmesini sağlayan icra hukuku ile ilgili danışmanlık hizmetlerine herkes ihtiyaç duyabilmektedir. Vermiş olduğumuz danışmanlık hizmetleri ile her türlü bilgilendirmeyi yapıyoruz.

]]>
Bursa Hukuk Bürosu https://www.ozgeata.av.tr/bursa-hukuk-burosu/ Fri, 18 Dec 2020 18:22:40 +0000 https://www.ozgeata.av.tr/?p=7536 Hukuk büroları, hukuk eğitimlerini tamamlayarak, avukat ruhsatnamesini almış kişilerin hukukun tüm dallarında, hizmet verdikleri iş yerleridir. Bursa hukuk bürosu olarak görev yapan büromuz hizmetlerinden faydalanmak isteyenler, https://www.ozgeata.av.tr/ internet adresimiz üzerinden hizmetlerimiz hakkında bilgi sahibi olabilirler. Çalışma alanlarımız bölümünde yer verdiğimiz tüm hukuk dalları ile ilgili dava süreçlerinin takiplerini yapıyoruz. Hukuk danışmanlığı yapabilmek için belirli bir tecrübeye sahip olmak ve hukuk etik kurallarına göre hizmet vermek gerekiyor. Bursa hukuk bürosu olarak, tüm işlemlerimiz hukuk kurallarına uygun olarak, profesyonelce verilmektedir. Bursa’da çok sayıda hukuk bürosu bulunmaktadır. Güvenilir hizmet almak isteyenler, büromuz telefon numaralarını arayarak bizlere ulaşabilirler.

Hukuk Alanları

İnsanların yaşam güvencelerinin oluşturulabilmesi her alanda hukuki düzenlemeler yapılmıştır. Hukuk büromuzda, hukukun hangi alanlarında insanlara hizmet verdiğimizi, çalışma alanlarımız başlığı altında web sitemizde gösteriyoruz.

Sitemizi inceleyenler, çalışma alanlarımızın şu hukuk alanları olduğunu görebilecektir;

  • Aile hukuku,
  • İş hukuku,
  • İcra ve iflas hukuku,
  • Ceza hukuku,
  • Ticaret hukuku,
  • İdare ve vergi davaları,
  • Gayrimenkul & miras hukuku,

Hukukun tüm dalları, kişiler arası ilişkilerin düzenlenmesini sağlamaktadır. Aile hukuku, boşanma davaları, velayet davaları gibi davaların nasıl açılabileceğini, nelere dikkat edileceğini belirlemektedir. Avukatlık hizmetlerimiz ile çalışma alanlarımız kapsamında yer verdiğimiz tüm hukuki dava süreçlerinde danışmanlık destek hizmetlerini tecrübeli kadrolarımız ile veriyoruz.

Yargıtay Kararları

Hukuk davalarının takibinde ve yeni açılacak olan davalarda, Yargıtay kararları belirleyici olmaktadır. Hukuk büromuzda yaptığımız tüm çalışmalarda, takip ettiğimiz dava konularına benzer davalarda verilmiş olan Yargıtay kararlarını takip ediyor, dava süreçleri ile ilgili hazırlıklarımızı ona göre yapıyoruz. Kişiler, açmayı düşündükleri davalar ya da devam eden davaları ile ilgili Yargıtay kararlarının bazılarına sitemiz üzerinden ulaşabiliyorlar. Takip etmiş olduğumuz, davalarla ilgili önemli Yargıtay kararlarını takip ediyor ve karar içeriklerine sitemizde yer vererek, herkesin bilgilenmesini sağlıyoruz. Bursa’da yaşayan herkese, en güvenilir ve eşit hukuk hizmetlerinin verilebilmesi için hukuk büromuzdan, her türlü dava konuları ile ilgili yardım alabilirsiniz.

Avukatlık Hizmetleri

İnsanlar, hayatları boyunca belirli zamanlarda, hukuki çözümler için destek almak isteyebileceği çeşitli hukuki olayla karşılaşabilecektir. Hukuk davalarının, avukatlık hizmetleri ile takip edilmesi, işlemlerin hukuka uygun olması açısından önemlidir. Avukatlık hizmetlerimiz ile açmış olduğunuz davaların, usulsüzlük gibi nedenlerden dolayı aleyhinize sonuçlanmasını önlemeye çalışıyoruz. Hukuk davaları ile ilgili profesyonel yardım almak isteyenler, avukatlık hizmetlerimizden vekalet vermek suretiyle sınırsız olarak faydalanabilecektir. Hukuk dalları, kamu, özel ve karma hukuk dalları olarak bölümlere ayrılmıştır. Tüm hukuk dallarında başarılı olabilmek için dava konusunun belirlenmesi ve dava konusuna uygun hukuk kurallarına göre işlemlerin yapılması gerekiyor. Hukuk büromuz tüm bireylerin, kendi haklarını en iyi şekilde savunabilmeleri için destek hizmeti vermektedir. Çünkü bireyler, karşılaştıkları dava konusu ile ilgili yeterli hukuk bilgisine sahip olamamaktadır. Hukukun her dalının farklı işleyiş yöntemleri vardır ve hukuk dallarının kurallarına göre hizmetlerimizi veriyoruz.

Kamu Hukuku

İnsanların büyük bir bölümü, iş ve yaşamlarından dolayı çeşitli hukuk davaları ile karşılaşabilmektedir. Kamu hukuku dalları arasında, hukuk, icra ve ceza hukukları yer almaktadır. Avukatlık bürosu olarak, tüm kamu hukuku alanına giren konularda, alanında uzman çalışanlarımız ile hizmet veriyoruz. Bursa Hukuk bürosu olarak, kamu hukuku alanlarına giren, idare hukuku, ceza hukuku, icra iflas hukuku, vergi hukuku alanlarında danışmanlık hizmetleri vererek, kişilerin haklarının en iyi şekilde korunmasını sağlıyoruz. Hukuk davalarında, dava işlemelerinin nasıl olacağı her hukuk dalına göre özel belirlenmiştir. Bizlere ulaşan ve hukuki destek isteyenler için dava dilekçesi hazırlama, dava başvurusunda bulunma, açılan davayı takip etme ve en kısa sürede lehte olacak şekilde sonuçlanmasını sağlayacak çalışmalarla hizmet veriyoruz.

Avukatın Önemi

İnsanlar, mahkemelerde, kendilerini hukuk kurallarına göre savunmada yetersiz kalabilmektedir. Bu sorunların çözümü için her zaman avukata ihtiyaç duyulur. Bursa hukuk büroları olarak, tüm dava türleri için avukatlık hizmeti veriyor, davalarda avukatın neden önemli olduğunu gösteriyoruz. Avukat desteği alınmadan açılan davaların çoğu görev ya da yetkisizlik nedeniyle ret edilebilecektir. Bu sorunlar ile karşılaşmamak, dava konusunun ve yetkili mahkemenin belirlenebilmesi için avukata ihtiyaç duyulur. Büromuzda verdiğimiz hizmetlerimiz ile dava açma, delil toplama, tanık tespiti gibi tüm hizmetleri deneyimlerimiz ile sunuyoruz.

]]>
Bursa, Avukat Nilüfer https://www.ozgeata.av.tr/bursa-avukat-nilufer/ Mon, 14 Dec 2020 15:21:53 +0000 https://www.ozgeata.av.tr/?p=7525 Bursa’da tüm hukuki konularda, destek ihtiyacı duyanlar, güvenilir avukatlardan destek almak istemektedir. Bursa avukat nilüfer büroları arasından en iyilerini seçebilir ve kaliteli hizmet almaya başlayabilirsiniz. Tüm hukuk alanlarında, hizmet veriyor, en iyi hukuki çözümleri sizler için oluşturmaya çalışıyoruz. Eğitim ve mesleki deneyimimiz ile tüm dava türlerinde, dava açma, dava takibi, savunma gibi işlemler usulüne uygun olarak yerine getirilmektedir. Mağduriyetlerin giderilebilmesi için davaların ve işlemlerin hukuki yöntemlerle ve belirli bir süre içerisinde yapılması önem taşımaktadır. Süresinde yapılmayan ve hukuki yöntemler kullanılmayan davalar aleyhe sonuçlanabilecektir.

Hizmet Verilen Hukuk Alanları

Her insanın, günlük hayatında karşılaştığı olaylar çeşitli davalarla karşılaşılmasına neden olmaktadır. Bizler, avukatlık hizmeti veren büro olarak müvekkillerimize tüm hukuk alanlarında yardımcı oluyoruz.

Çalışma alanlarımız şunlardır;

  • Ceza hukuku,
  • Aile hukuku,
  • İş hukuku,
  • Tüketici hukuku,
  • İdare ve vergi davaları,
  • İcra ve iflas hukuku,
  • Miras hukuku,

İnsanlar, bireysel olarak haklarının hukuki yollarla aramakta zorlanabilmektedir. Bu aşamada bizler devreye giriyor ve tüm dava sürecinin kişi lehine olabilmesi için çalışmalar yapıyoruz. Her dava türüne göre dava açma, itiraz süreleri bulunmaktadır. Dava türüne göre bu süreleri takip ediyor, hukukun işleyişine göre dava sürecini takip ediyoruz. Davalarda haklılığınızın savunulabilmesi için her zaman uzman vekile ihtiyacınız olabilecektir. Bursa’da yaşayanlara ya da Bursa adliyelerinde davaları devam edenlere profesyonel hizmet verilmektedir.

Vekilin Önemi

Dava konusu ne olursa olsun, dava açma aşamalarının belirlenmesi ve tüm gerekliliklerin yerine getirilmesi önemlidir. Dava açabilmek için dava konusunun ve yetkili mahkemenin bilinmesi, dava sürecini hızlandıracaktır. Hizmetlerimizden faydalanabilmek için hukuk büromuzu ziyaret edebilir, bizimle iletişim kurabilirsiniz. Davanın açılabilmesi için hangi mahkemeye dilekçe verileceği, hangi delillerin toplanacağı, daha harcı, itirazlar gibi tüm işlemlerde, vekilin önemi ortaya çıkmaktadır. Kişisel olarak dava dilekçesinin hazırlanması ve diğer işlem adımları hem çok zaman alabilecek hem de bazı yanlışlıklara neden olabilecektir. Bizler, dava konusuna göre dilekçenizi hazırlıyor ve davanızın açılmasını sağlıyoruz. Vereceğiniz vekalet ile sizler adına tüm dava sürecini takip ediyor, lehinize sonuçlanabilmesi için gerekli delilleri topluyoruz.

Dava Açma

Dava açılabilmesi ve vekillik hizmetlerimizden faydalanılabilmesi için hukuk büromuza vekalet verilmelidir. Vekalet işlemlerinden sonra, dava konusuna göre tüm işlemler hızlı bir şekilde tamamlanır ve davanın açılması sağlanır. Dava konusu, kişinin mağduriyet yaşadığı olaya göre değişmektedir. Her olay türüne göre dava konusu ve hukuk dalı bulunmaktadır. Hukuk büromuzda, tüm hukuk alanları ile ilgili hizmet verdiğimiz için her türlü dava konusu ile ilgili dava açma süreçlerini başlatabiliyoruz. Hukuk dallarına göre dava konuları ve dava dilekçe içerikleri farklı olmaktadır. Dilekçede yer alması gerekin bilgilerin doğru olması, dava konusu ile ilgili açıklamalara detaylı yer verilmesi gerekiyor. Vekillik hizmetlerimiz ile her türlü dava açma işlemlerini sizler adına yapıyoruz.

İş Hukuku Davaları

İşveren ile işçi arasındaki ilişkiler iş hukuku ile düzenlenmektedir. Çalışma şartları, ücretler, işçi hakları gibi birçok konuda, dava açılmasını sağlıyoruz. İş hukuku, bireysel ve toplu iş hukuku olarak iki bölümden oluşmaktadır. Hukuk büromuzun internet sitesini ziyaret ederek, iş hukuku konuları ve dava süreçleri ile ilgili bilgi edinebilirsiniz. Sitemizde yer alan iletişim numaralarından bizlere ulaşabilir, bilgi alabilirsiniz. İş hukuku, işverenin, işçilere karşı sorumluluklarını belirlemekte ve hukuki açıdan sorumlulukların yerine getirilmesini sağlamaktadır. Hukuk bürosu olarak bizlerde, işçilerin yaşadığı mağduriyetlerin giderilmesi için iş hukukuna uygun iş davalarının açılmasını sağlıyor, işçilerin haklarını savunuyoruz. İşverenin işçiye karşı sorumlulukları olduğu gibi işçilerinde işverenlere karşı sorumlulukları vardır. https://www.ozgeata.av.tr/ internet sitemizi ziyaret ederek, iş hukukunun tüm kapsamlarını öğrenebilirsiniz.

Boşanma Davaları

Aile hukukunun korunabilmesi için aile hukuk kuralları belirlenmiştir. Bursa’da boşanma avukatı olarak da hizmet veriyor ve evliliklerini sonlandırmak isteyen çiftlere, dava açma ve dava süreci takibi konusunda destek veriyoruz. Boşanma davaları ile birlikte, çocukların velayeti, mal paylaşımı gibi konularda da hukuki destek veriyoruz. Aile hukuku kurallarına göre kadına şiddet olayları ile ilgili dava takiplerini de yapıyor, kişilik haklarının korunmasını sağlayabilmek için çalışmalar yapıyoruz. Tüm hukuki alanlarda danışmanlık hizmeti veriyor ve kişilerin hangi haklara sahip olduğu, neler yapabilecekleri konusunda bilgilendirmeler yapıyoruz.

]]>
Bursa Avukatlık Bürosu https://www.ozgeata.av.tr/bursa-avukat/ Tue, 01 Dec 2020 18:03:16 +0000 https://www.ozgeata.av.tr/?p=7196 Bursa avukatlık bürosu hukuki çözümler için destek almanız gereken birçok hukuki olay olabilir. Birçok davanın ve işlemin belirli sürelerde ve hukuki yöntemlerle yapılması önemlidir. Aksi halde davanın aleyhinize sonuçlanması gibi durumlarla karşılaşılabilir. Hukuk dallarının her biri ayrı dava işlemlerinin görüldüğü alanlardır. Dava açmak için hukuki şartlara uyan dilekçe hazırlanması, sözleşme yapılması, gerekli şikâyet sürelerinin takip edilmesi ve itiraz gibi işlemlerin doğru şekilde uygulanması gerekir. Bu nedenle hukuki işlerinizde profesyonel yardım almak ve Bursa avukat desteği hukuki süreçlerde önemlilik arz eder.

Kamu Hukuku Dalları

Hukuki davalar için yetkili mahkemeler Hukuk, Ceza ve İcra Mahkemeleridir. Bu nedenle yapılacak işlemlerin doğru yerlerde yapılması ve sürelerin takip edilmesi önemlidir. Bireysel davalarda süreç takibi hak kaybını önler. Hukuk dalları arasında Özel Hukuk, Kamu Hukuku ve Karma Hukuk yer alır.

Kamu Hukuk dalları;

  • Anayasa hukuku
  • İdare hukuku
  • Ceza hukuku
  • İcra iflas hukuku
  • Devletler genel hukuku
  • Vergi hukuku
  • Yargılama hukuku

Bu hukuk dallarında belirtilen maddeler gereği dava işlemlerinin nerede açılması gerektiği belirlenir. İşlemlerin ivedilikle yapılması, mahkemelerin belirlenmesi, dilekçenin şekil ve esasa uygun olması oldukça önemli şartlar arasındadır.

Özel Hukuk Dalları

Özel hukuk dalları kişiler arasında hukukun sağlanmasına yönelik olarak ilgili kanunların yer aldığı hukuk dallarıdır.

Özel hukuk;

  • Medeni hukuku
  • Devletler özel hukuku
  • Ticaret hukuku
  • Borçlar hukuku

Toplumda yer alan eşit haklara sahip bireylerin birbirlerine karşı haklarını savunmaya yarayan ve hak kayıplarını önlemeye yarayan Özel Hukuk dalıdır. Dava türüne göre farklı hukuk dallarında işlem yapılmasına yarar.

Karma Hukuk Dalları

Karma Hukuk; tüm hukuk dallarının kesiştiği hukuki işlemleri kapsayan bir hukuk dalıdır. Özel ve kamu hukuku kapsamı dışında kalan ve bu kapsamda birleşen davaları işleyen bir daldır.

Karma hukuk;

  • İş hukuku
  • Fikir ve sanat eserleri hukuku
  • Hava hukuku
  • Bankacılık hukuku
  • Toprak hukuku

Bu hukuk dallarının diğer hukuk dalları ile kesişmesi mümkündür. Bu nedenle bir bütün olarak bu dallardan ayrıldığı söylenemez. Hukuk dallarında uzmanlaşmış vekiller aracılığı ile aranan haklar, davanın kişi lehine sonuçlanmasını sağlıyor.

Hukuk Davaları

Hukuk davalarının başarılı ile sonuçlanması için öncelikle davanın konusu belirlenmelidir. Bireylerin kendi haklarını aramaları zor olabilir. Bu durumda itiraz sürelerinin geçmesi ya da dava süresinin kaçırılması kişiler için aleyhe olan durumlardır. Hukuk davalarında her bir hukuk dalı farklı işleyişe sahiptir. Yapılması gereken işlemler dava hazırlık süreci, davaya hazırlık ve itiraz gibi birçok zorlu süreci kapsıyor. Uzman vekil aracılığı ile davaların yürütülmesi haklılığınızı tam anlamıyla savunmanızı sağlar. Açmak istediğiniz dava niteliğini Bursa avukat ofisi ile başlatmanız ilerleyen süreçte yapılması gerekenler konusunda profesyonel yardım almanıza imkân tanır.

Davalarda Vekilin Önemi Nedir?

Bir davanın niteliği, konusu ve detayları hangi hukuk dalında davanın açılması gerektiğini ana hatlarıyla belirler. Daha sonra hangi mahkemenin yetkili olduğu önemli bir husustur. Davanın görevden ve yetkiden reddedilmesi gibi durumlar doğru mahkemede açılmaması sonucu karşılaşılan olumsuz sonuçlardır. Davanın hangi mahkemede açılacağı, deliller, tanık, harç, dilekçe hazırlanması ve itirazın düzenlenmesi gibi durumlar sonucunda davanın seyrini olumlu yönde değiştirmek mümkün hale gelir. İşin profesyonelinden alınacak destek hakların tam kazanımını sağlar. Dava için Bursa, avukat büromuza vekâlet verilmesi gereklidir. Vekâlet sonrası tüm işlemler hızla açılır ve davanızın lehinize sonuçlanması adına hukuki prosedürler yerine getirilir.

Dava Konusu Nedir?

Dava konusu; açmak istediğiniz davanın hangi amaçla açılacağını belirleyen ve hangi hukuk dalının devreye gireceğini gösteren dava türüdür. Boşanma bir dava konusudur. Bunun yanı sıra hırsızlık, nafaka, tazminat, haksız fiil, iftira, mala zarar verme gibi konular dava konusunu gösterir. Dilekçede muhakkak bulunması gereken dava konuları her hukuk dalında farklılık gösterir. Karara itiraz için dava konularının doğru şekilde yazılması, dilekçede yer alan bilgilerin doğru olması, açıklamaların açık bir şekilde maddelere dayanması davanın hazırlık süreci için önemli işlemlerdir. Davanızın ne olduğunu vekilinizle paylaşarak, taleplerinize göre açılması gereken davaların birlikte ya da ayrı ayrı açılmasını sağlayabilirsiniz. Hukuk ya da ceza davalarının konusuna giren davalar doğru mahkemede açılmalıdır. Aksi halde dava şartları taşımadığı için usulden, görev ya da yetkiden reddedilebilir.

]]>
Bursa Boşanma Avukatı https://www.ozgeata.av.tr/bursa-bosanma-avukati/ Tue, 01 Dec 2020 17:54:38 +0000 https://www.ozgeata.av.tr/?p=7191 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nda yer alan boşanma, çiftlerin farklı nedenlerle çekişmeli ya da çekişmesiz olarak evlilik birliğinin sona ermesi anlamını taşır. Evlilik birliğinin bozulmasına ilişkin nedenler belirli maddelerde koruma altına alınmıştır. Boşanma ile ilgili gereken tüm hukuki işlemleri ve süreçleri takip etmek bireysel anlamda yapılması zor bir işlemdir. Bu nedenle Bursa boşanma avukatı gibi işinin uzmanı vekil aracılığı ile işlem yapmak boşanma sürecini daha kolay atlatmanızı sağlar. Yaşanan hak kayıplarının önüne geçerek bu aşamada gereken diğer delillerin, gerekçelerin ve tanıkların bir araya getirilmesi ile boşanma hukuki çerçevede gerçekleşir.

Boşanmada Hukuki İşlemler

Boşanma nedenine bağlı olarak gelişen bazı hukuki işlemler vardır. Sürelerin yer aldığı bu işlemlerde gerekli zamanda yapılması hak kayıplarını engeller. Boşanma sürecinin sancılı geçmesi, her iki taraf içinde sağlıklı gelişmeyebilir. Yanlış kararlar ya da hatalı işlemler sebebi ile boşanma süreci gereksiz yere uzayabilir.

Boşanma davasında;

  • Geçici tedbir nafakası
  • Geçici velayet
  • Çekişmeli boşanma süreci
  • Anlaşmalı boşanma protokol sözleşmesi
  • Boşanma dilekçesi
  • Delil ve tanıkların sunulması
  • Sadakat yükümlülüğüne uyulmaması adına tazminat davası
  • Mal paylaşımı
  • Önce yapılan evlilik sözleşmesinin işleme alınması
  • Mal rejiminin işleme alınması
  • Koruma kararı alınması

Boşanma görüldüğü üzere kolay bir süreç değildir. Öncelikle kişilerin anlaşmalı boşanma ya da çekişmeli boşanma sürecini belirlemeleri sonrasında, diğer işlemlerin yapılmasının zul olmaması adına davanın derhal başlatılması gerekir.

Çekişmeli Boşanma Süreci

Çekişmeli boşanma sürecinde müşterek çocuğun varlığı, eşler arasında yapılan evlilik sözleşmesi ve mal paylaşımı gibi süreçlerin başlatılması önemlidir. Öncelikle boşanmanın gerçekleşmesi beklenmek istense de çekişmeli boşanma süreci uzun bir süreyi kapsadığından tazminat dâhil tüm davalar önceden başlatılabilir. Çekişmeli boşanmada ayrılık kararı verilmesi halinde tedbir nafakası talep edilebilir. Bunun için işinde uzman Bursa boşanma avukatı sizlere hukuki desteği sağlayabilir. Süreç takibi ve hakların korunması kapsamında hızlı bir şekilde dava süreci başlatılır.

Anlaşmalı Boşanma

Anlaşmalı boşanma çiftlerin belirli bir konu üzerinde anlaşarak hak ve taleplerinin sözleşmeye bağlandığı boşanmalardır. Kısa sürede sonuç veren bu anlaşmanın hak kaybı yaşanmaması için muhakkak Bursa boşanma avukatı ile yapılması, sözleşmenin vekil aracılığı ile düzenlenmesi gerekir. Anlaşma maddelerinin içeriği kapsamlı ve açık olmalıdır. Evlilik birliği sona erdiğinde boşanma için yapılan protokollerde yer alan bazı maddeler kişilerin haklarından vazgeçmelerine yönelik olabilir. Kişi anlaşmalı boşansa da tazminat davalarından vazgeçmediğini beyan edebilir. Bu nedenle bilinçli bir şekilde hazırlanması önemlidir.

Boşanmada Velayet

velayet 1

Boşanma sürecinde tam olarak bilinmeyen velayet süreci sonrasında büyük sıkıntılar yaratabilir. Belirli yaş grupları için mahkeme tarafından çekişmeli boşanma sürecinde mahkeme tarafından geçici velayet anneye verilir. Bu konuda istisnai durumlarda annenin kusurlu olması ve çocukların üstün yararı gereği anneye verilmeyebilir. Hukuk mahkemelerinde sunulan şahitlerin önemi büyüktür.

Sadakat yükümlülüğüne uymamak, evlilik birliğinin temelden sarsılması, şiddetli geçimsizlik ve ağır kusurluluk halleri bu konuda kişilerin haklarını aramasını gerektiriyor. Geçici velayet ile birlikte velayeti alan kişiye karşı tarafın nafaka bedeli ödemesi gerekmektedir. Bu konuda süreç farklı işlemektedir. Geçici velayetin verilmesi ile birlikte nafaka çocuk ve maddi olanakları yetersiz anneye destek amaçlı ödenmesi hüküm altına alınır.

Boşanmada Mal Paylaşımı

Mal paylaşımında yapılan yeni düzenleme ile belirli tarihlerden önce mal rejimi uygulaması farklıdır. Bu tarihlerin avukat tarafından bilinmesi sizlerin haklarının korumaktadır. Düzenleme öncesi ve sonrası alınan malların paylaşımı hüküm altına alınmıştır. Yeni mal paylaşımında evlilik sonrası tüm mallar eşler arasında ortak paylaştırılır.

Kişisel mallar ise sözleşme ile belirtilmediyse onlarda paylaşılır. Mal rejiminde ise eşlerden kimin üzerine kayıtlı ise mallar o kişiye verilirdi. Boşanma sürecinde alınan malların mal rejimine ve mal paylaşımına dâhil olması ile gerekli işlemlerin yapılması, mal kaçırmayı önlemek adına önemlidir. Mal kaçırma yapıldı ise ona göre üçüncü şahıslardan talep edilmesi de yapılması gereken hukuki işlemler arasında yer almaktadır.

Tüm bu işlemlerin sağlıklı yürütülmesi, sürelerin kaçırılmaması ve hakların kaybedilmemesi adına Bursa boşanma avukatı sizlere destek oluyor. Boşanma davasına sebep olan nedenlerin dosya kapsamına alınması ileride tazminat davası açabilmek adına önemlidir. Dava süresince sizlere bilgi veren ve doğru yönlendiren bir vekil ile süreci doğru atlatabilirsiniz.

]]>
Bursa Ceza Avukatı https://www.ozgeata.av.tr/bursa-ceza-avukati/ Tue, 01 Dec 2020 17:41:02 +0000 https://www.ozgeata.av.tr/?p=7181

Hukuk dalları arasında Ceza Hukuku’na giren birçok dava bulunmaktadır. Ceza Hukuku kişilerin özgürlüğünü kısıtlayabilen ve sabıka kaydına işlenen davaları kapsıyor. Oldukça önemli olan ceza davalarının lehinize sonuçlanması ve haksız yere ceza almamanız adına Bursa ceza avukatı ile dava sürecini geçirmeniz hukuki anlamda önemlidir. Suç ve ceza tanımlarının yer aldığı durumlarda eylemin ceza türünü belirlediği farklı kararlarla kişinin ceza aldığı hukuk dalıdır.

Kişilerin ceza davası sonrasında adli para cezası, hapis cezası, cezanın ertelenmesi ve HAGB kararı alması mümkündür. Özellikle sanık lehine olan kararlar arasında hapis cezası ve cezanın ertelenmesi kararı kişinin hüküm giymesine neden olur. Ceza Hukuku genel ve özel ceza olarak ayrıma tabiidir. Hangi suçların Ceza Hukuku’na girdiği isi kanunlarla belirlenmiştir.

Ceza Hukuku Konuları

5237 sayılı Ceza Hukuku ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi hukuku suçun işlenmesine konu olan olayların incelenmesi ve suçlunun cezalandırılmasını öngören hukuk alanlarıdır. Muhakeme sürecinde soruşturma aşaması kişinin şikâyeti ile ya da resen Savcılık tarafından başlatılabilir. Bazı suçlar uzlaştırma hükümlerine girer ve Savcılık tarafından uzlaştırma sağlanması halinde kovuşturmaya yer olmadığına kararı verilir. Ceza davasına konu suçların kapsamı, niteliği ve konusu alt üst sınır cezalarda belirleyicidir.

Ceza davasında görülen suçlar;

  • Hakaret
  • Kişinin hürriyetinden yoksun tutulması
  • Alıkoyma
  • Hırsızlık
  • Taksirle adam öldürme ve yaralama
  • Kasten adam öldürme ve yaralama
  • Trafik kazası
  • Tasarlayarak adam öldürme
  • İhaleye fesat karıştırma
  • Cinsel istismar
  • Suça sürüklenen çocuk
  • İftira
  • Konut dokunulmazlığı
  • Özel hayatın gizliliği ihlali
  • Nitelikli dolandırıcılık

Bu durum ileride oluşabilecek cezaları ortadan kaldırır. Uzlaştırma hükümlerine giren suçlarda uzlaşma olmaması halinde kovuşturma süreci başlar ve ceza yargılamasına geçilir. Bu noktada ise kişinin avukata ihtiyacı olur. Ceza yargılamasından çıkan kararlar arasında; beraat, hükmün açıklanmasının geri bırakılması, hapis cezası, adli para cezası ya da cezanın ertelenmesine ilişkin kararlar verilebilir.

Ceza davalarında sübut deliller yargılamanın sonuçlanması adına önemlidir. Tanıkların dinlenmesi hukuk davalarında oldukça önemli olduğu gibi, ceza davalarında da etkilidir. Ceza davasının lehinize sonuçlanması için tüm sürecin profesyonel bir şekilde takip edilmesi oldukça önemlidir. Ceza davalarında kişinin ehliyetinin olmadığının ispatlanması, suçlu olmadığının delillere dayandırılması ya da karara doğru bir şekilde itiraz edilmesi Bursa ceza avukatı ile mümkündür.

Ceza Hukuku ve Ceza Muhakemesi Hukuku Arasındaki Farklar

Ceza Hukuku 5237 sayılı kanunla güvence altına alınmıştır. Genel ilkeleri arasında suç için gereken ceza, cezayı azaltan sebepler, cezayı ortadan kaldıran sebepler ve diğer suçlarda geçerli tüm kuralları ifade eder. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nda ise maddi gerçeğe ulaşmak esas amaçtır. Bu süreç soruşturma aşamasında yeterli şüphenin savcılık nezdinde oluşması ile başlar. Kovuşturma aşamasına kadar devam eden süreçtir.

Ceza Hukukunda Güvenlik Tedbirleri

Ceza Hukuku kapsamında alınan kararlar arasında güvenlik tedbirleri bulunmaktadır. Bu yönüyle suçlunun topluma kazandırılması ya da toplumun tehlikeden uzak tutulması adına alınan önleyici tedbirleri ifade eder. Suçta tekerrür bulunan durumların bertaraf edilmesi, suçlunun ıslahı ve topluma kazandırılması gibi durumlar alınan güvenlik tedbirleridir.

Aynı zamanda suçlunun tedavi ile iyileştirilmesi durumunda bu kişilere ceza ve güvenlik tedbir uygulaması birlikte verilebilir. Hangi suçların güvenlik tedbirine yönelik olacağı ise vekil tarafından bilgi verilir. Ceza Hukuku’nun amacı haksızlıkları ortadan kaldırarak mağdurun zararının karşılanmasını sağlamaktır. Suçlunun ceza alması ile mağdurun bir nebze maneviyatının iyileşmesi hedeflenir. Bazı durumlarda ise sanık haklılığını ortaya koyabilir. Bu profesyonel bir destek ile çözülmesi gereken durumlardır.

Ceza Bireyseldir

Kişilerin başkasının atılı suçu nedeniyle cezalandırılmasını kabul etmeyen Ceza Hukuku’nda bu gibi durumlarla karşılaşılmaması adına uzman bir Ceza Avukatından yardım alınmalıdır. Unutulmamalıdır ki, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu gereği fiili bizzat işleyen kişi cezalandırılır. 20/1 maddesi gereğince ceza şahsidir ve kimse başkasının işlediği fiilden dolayı cezalandırılamaz. Bu noktada Türkiye’de haksız yere, sırf kendisini Bursa ceza avukatı ile savunamadığı için cezalandırılan hükümlüler bulunmaktadır.

Oysaki doğru bir savunma, delil ve tanık beyanı ile yargılama haksızlığa uğrayan kişinin lehine sonuçlanabilir. Her dava açan davacı ya da müştekinin haklı olması anlamına gelmez. Kişilerin farklı nedenlerle cezalandırılmasını sağlamak iftira, suç atma, haksız yere dava açma gibi durumlara neden olur.

]]>
Bursa Miras Avukatı https://www.ozgeata.av.tr/bursa-miras-avukati/ Thu, 28 Feb 2019 12:11:14 +0000 https://demo.goodlayers.com/attorna/?p=6437

Kişilerin vefatından sonra bıraktığı terekenin paylaştırılması varisler için çekişmeli geçebilir. Reddi miras, terekenin paylaştırılması, mal paylaşımından doğan haklar gibi konularda hakların aranması adına oldukça önemli olan Miras Hukuku kapsamı geniştir. Kişinin sadece ölümü değil gaiplik halinde de geçerlidir.

Gaip sayılması için kişinin ölüm tehlikesi oluşması ile 1 yıl süre geçmesi gereklidir. Bunun dışında kendisinden 5 yıldır haber alınamayan kişiler de gaip sayılır. Mirasçılar yasal ya da atanmamış mirasçılar olarak ayrılır. Atanmış mirasçılar, yasal mirasçı olmayan ancak muris tarafından bu hakkın tanındığı kişilere denilir. Miras Hukuku’na bakan Bursa miras avukatı tarafından tüm miras davaları takip edilir ve hak kayıpları önlenir.

Mirasta Zümre Sistemi

Miras paylaşımında zümre sisteminin bilinmesi doğru paylaşım yapılması adına önemlidir. Zümre sistemi 3 derece ile ifade edilir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nda zümre sistemi kabul edilmiştir. Bu sistemde sıralamada yer alan zümrenin hayatta olması halinde sonra gelen zümre mirastan pay alamaz.

1. derece zümre Bursa miras avukatı

2. derece zümre

3. derece zümre

Zümre sisteminde 1. derece zümre murisin alt soyunu ifade eder. Murisin çocukları ve eşi 1. derece mirasçılardır. 2. derece zümre; anne ve babadır. Anne babanın muristen önce ölmesi halinde halefiyet yoluyla alt soyu miras hakkı kazanır. 3. derece zümre ise büyük anne ve büyük babayı ifade eder. Muristen önce ölmesi halinde mirasçılar büyük anne ve büyük babanın alt soyu mirasa hak kazanır. Bu kişiler amca, hala, teyze, dayı ve bu kişiler ölmüş ise alt soylarıdır.

Evlilik Dışı Çocukların Miras Hakkı

Miras Hukuku’nda en fazla hak aranma konuları arasında evlilik dışı çocukların miras hakkı bulunur. Evlilik dışında da doğmuş olsa; soybağı, hâkim kararı ya da tanıma yoluyla kurulan varislik hakkı, baba tarafından evlilik içi varisler gibi hak sahibi olur. Miras sadece evlatlık yönünden evlat edinen kişi tarafından bırakılabilir. Murisin babasından kalan miras evlatlık tarafından alınamaz.

Mirasta Eşin Payı

Mirasta pay oldukça önemlidir. Kişilerin merak ettiği kime ne oranda pay verileceğidir. Sağ olan eşin mirastan alacağı pay hangi zümredeyse ona göre belirlenir. 1. zümrede olan eş terekenin 1/4 kısmını alır. 2. zümreden pay alırsa terekenin yarısı, 3. zümreden pay alırsa 3/4, 3. zümrede yer alan büyük anne, büyük baba ve alt soyları yok ise mirasın tamamını alır. Aynı zamanda eş, vefat eden eş ile birlikte yaşadığı konutu katılma alacağına mahsup ederek, bedeli karşılamaması halinde oturma hakkı, intifa hakkı gibi hakları talep edebilmesi mümkündür. Bunun yanı sıra Bursa miras avukatı mal rejimi ve mal paylaşımı nedeniyle oluşan tüm haklar saklı tutulur.

Boşanmanın ve Ayrılık Kararının Mirasa Etkisi

Boşanma davaları ile birlikte görülmesi gerekebilen davalar arasında Miras davası yer alır. Boşanma sürecinde, boşanma kesinleşmeden diğer eşin ölmesi halinde eş miras hakkını yasal mirasçı olarak kazanır. İstisnai durumlarda boşanma sürecinde eşin kusurluluğu olması halinde mirastan men edilir. Boşanma kesinleştiğinde ise bu hakkı kalmaz. İstisnai olarak, atanmış mirasçı olarak muris tarafından belirlenmiş ise hakları devam eder. Ayrılık kararı ise boşanma ile aynı olmadığından dolayı mirasçılığı etkilemez.

Miras Hukuku’nda Mirasçının Olmaması

Bazı kişilerin mirasçıları ölmüş ya da reddi miras ile miras reddedilmiş olabilir. Bu durumlarda murisin bıraktığı terekenin hangi zümreye intikal edileceğine bakılır. Mirasçılar yok ise bağış gibi durumların varlığı tespit edilir. Mirasçının olmaması halinde terekenin tamamı devlete geçer

Miras Davasında Vekilin Önemi

Varislerin, murisin ölümü sonrasında çekişmeli olarak mirası bölüşememesi ve kişilerin bir araya gelmemesi karşılaşılan durumlar arasındadır. Tüm bu durumlarda kişilerin anlaşma yoluna gitmesi ya da mirasın usulüne uygun olarak paylaştırılması önemlidir. Vekil aracılığı ile başlatılan dava süreci tüm varislerin toplu olarak imza vermemesi halinde mirasçılar tek başına bu hakkını dava yolu ile arama hakkına sahiptir.

Sadece bu hakkı ararken Miras Hukuku konusunda deneyimli Bursa miras avukatı gibi hukuk insanlarından yardım almak gerekir. Karmaşıklığın giderilmesi ve hak iddia etmek adına profesyonel eşliğinde davanın yürütülmesi kısa sürede sonuçlanmasını sağlar. Mirasçıların kabul etmemesi dava açmaya engel teşkil etmez.

]]>